Demir Bilgin
Mısır güvenlik güçleri, bu sabah (14 Ağustos 2013) şeriat yanlısı Müslüman Kardeşler’e yönelik
yapmış olduğu müdahele yerinde ve doğrudur. Mursi taraftarları, 2. Mısır
devrimini engellemek için tam 1 aydır Al-Adaviyye Meydanı ile Al-Nahda
Meydan’ını ”cihat kampları” haline çevirmişlerdi. ” Şeriat illa şeriat” şiarı altında 35 ile 40
milyon Mısırlıya meydan okuyorlardı. Tüm çağrılara, ”le le, illa şeria!..” (Hayır, hayır illa şeria ) diyerek 2. Mısır
devrimini ve yeni oluşacak siyasal yapılanmayı, ”cihad” adı altında ”canları”
ve ” kanları” ile engelleyeceklerini sürekli tekrarlıyorlardı. Milyonların 2.
Mısır devrimine meydan okuyan, Mursi taraftarı şeriat yanlısı ”cihad” kampları,
bu sabah, temizlendi. Yerinde bir eylem
ve doğru bir müdahaledir. Destekliyorum.
Dünyada yapılan tüm devrimlerde
insanlar ölüyor, ölmüştür. Devrimin
doğru olup olmadığını ölen insan sayısına bakılarak saptanamaz. Devrimin doğru
olup olmadığı akan kanlara bakılarak açıklanamaz. Keşke hiç bir insan kayıbı
olmadan devrimler olsa! Ama olmuyor. Kansız devrim olmuyor, bu bir.
İkincisi, Müslüman Kardeşler
hareketi ölüme inanmayan, ”cihad” uğruna düşen insanların bir ”islami şehid”olduklarını
ve direkt ”cennete” gidecekleri inancı ile ”şeriat” yanlısı bir sistemi
savunuyorlar. Ceplerinde, bazı müftülerin icat ettiği, ”cennet pasaportları” vardır.
Üç: 30 Haziran 2013 , 2. Mısır devrimi, Mohammed Mursi’nin
yerleştirmeye çalıştığı şeriata karşı gençlerin başrol oynadığı ”temerrüd
hareketi” / ’isyan harekti’ nin bir
eseridir. Müslüman Kardeşler ve Mursi’nin yerleştirmeye çalıştığı, ilkel şeriat sistemine karşı olduğu için de
ilericidir.
Dört: Mısır’da bu sabah, güvenlik
güçlerinin haklı ve yerinde müdahalesini eleştirenler ya da karşı çıkanlar,
siyasal tarihten ve bilimden hiç bir şey anlamayan ahmaklardır. Şu an ki dönem,
ahmaklarla tartışma dönemi değildir ve bunları ciddiye almıyorum!
Beş: 30 Haziran 2013 gençlerin devrimini
siyasal ve toplumsal yaşama geçirmek için, güvenlik güçlerinin, bu
sabahki, haklı müdahalesine karşı
çıkanlar, Recep Tayyip gibi ya da gizliden Recep Tayyib’i destekleyenlerdir!
Bunlar zaten kaybeden insanlardır!.. Bunlar, Suriye’de El-Nüsra isimli vahşi
cepheyi destekleyenlerdir. Bunlar, benim
mühatabım değildir! Sözüm bunlara değildir. ..
Özetçe; devrimci olmak, yapılan
niteliksel sıçramaların taşıdığı siyasi ihtiyaya ”devrimci perpektifle”
bakmakla belirleniyor. Ne islami faşizmi ne de başka tür altındaki faşizmi, kan ya da şiddet tek başına belirlemiyor. Kan
dökülmeden de faşizmin kurulacağını, artık, öğrenmek gerekiyor. Bunun tersi de
doğrudur: Kan dökülen ülkelerde de hem devrim yapılır, hem de yapılan devrimler
de savunulur.
Evet…Mısır halkı milyonlar ile,
30 Haziran 2013’te gereken mesajı
vermiştir.
Mısır halkı, kendi devrimine
kanlar dökülse de, sahip çıkacaktır.
Mısır halkı, 2. devrimlerini,
topyekün bir şekilde korumaya azimlidir.
Bu sabah yapılan haklı müdahale
bunun bir örneğidir.
Bu siyasi perspektifte, Mısır’da
yapılan ”müdahale” doğrudur ve destekliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder