10 Ocak 2009 Cumartesi

Biraz Nefes Alın





A.Kadir Konuk / Yenihayat1@t-online.de

Ah, ah, hep benim politik yazılar yazmama kararı almamı beklediler.

Aman o ne bakıştı öyle, Orgeneral Başbuğ ne biçim bakıyordu Başbakan Erdoğan’a! Başbakan bakışlarını yere eğmiş, yüzü kıpkırmızı.

„Yüzüme neden bakmıyorsun Tayyip“ diyor Başbuğ.
„Bizim hatun başka erkeklerin gözlerine bakmama kızıyor“ diye yanıtlıyor Tayyip.
„Ben de sevişirken bakışmayı yeğlerim“ diyor Başbuğ.

O bakışları görünce aha darbe mi oluyor ne dedim, gece uyandım, darbe yoktu, dolunay vardı. Asıl darbeyi o yapıyor benim uykuma. Dolunay olunca kurt adama dönüyorum birden.

Ordu yönetime el koymadığı sürece o bakışlar pek işe yaramaz.
Ah ah eskiden ne ordular vardı. „Estergon kal’ası da a canım, su başı durak“ türküsünün eşliğinde bir coşuyorlardı, sabah bakmışsınız, aha darbe! Yok Tayyipmiş, yok şeş tiviymiş, yok efendim Kürtçe akademiymiş, yeni bir emre kadar, hizaya geeel! Sonra bir bakıyordunuz, mangalda kül bırakmayan devrim ve ulus babaları dönem en derine gizlenme dönemidir, herkes başının çaresine baksın diyerek (12 Eylül’de ayniyle vakidir) Mars gezisine çıkmışlar.

„Af istemek ayıptır, onursuzluktur“ diyenler, biraz derin nefes alın, ordu darbe yapamadı ama ben size bir darbe yapacağım. Aşağıdaki belgeleri okurken bu nefes işinize çok yarayacak.

Nefesinizi aldınız, şimdi bir solukta aşağıdaki haberlerin tümünü okuyun. Bu gün size sadece belge sunacağım. Sorumu bu belgelerden sonra soracağım.

Belgelerden sadece af ile ilgili bölümler alındı. İsteyenler internetten tamamını indirebilirler.

Af konusunda ilk çağrıda bulunduğum zaman bu belgelerin tamamına sahiptim. Ama insanların tam anlamıyla özgürce olaya katılabilmeleri için bu belgeleri öncelikle sunmadım. Biraz da hele herkes eteğindeki taşı döksün diye bekledim, azıcık pusuya yattım, yalan söylemeyeyim.

Af istemine karşı çıkışların olabileceğini biliyordum. Karşı çıkanların düşünceleri „Moral-etik“ sıkıntısı içinde af istemek ayıptır sözcüğüyle sınırlıydı. Af isteyenlerin onursuzluk yaptıklarını ileri sürenler bile oldu.

karikatür: ender özkahraman


Bazı kişiler ise af sözcüğünü nedense PKK ile özdeşleştirerek karşı çıktılar. Oysa daha önce de yazdım, zindanlarda sadece PKK’li siyasi tutsaklar yaşamıyorlar. Ben ayrımsız hepsi için bağırıyorum o sloganı.

Şimdi bu tartışmanın onur-onursuzluk türünden can sıkıcı yanına noktayı koymak istiyorum. Okuyun belgeleri. Bunlar sadece afla ilgili küçük örnekler. Asıl büyükleri geride duruyorlar.

Nefes alın!
Buna ihtiyacınız olacak!

Geçen yazımda DEHAP ve HADEP yöneticilerinin genel af konusundaki geçmiş düşüncelerini belgesiyle açıklamıştım. Sıra DTP, sayın Öcalan ve KCK’de. Haberlerin diline dokunmuyorum.

„ankara 28-04-2006 gundemimiz.com

DTP: GENEL AF TARTIŞILMALI….Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Baykal'ın Öcalan üzerinden siyaset yaptığını ifade ederken, tartışmalara katılan DTP Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, herkesi kapsayan bir genel affın tartışılmasını istedi. Tuğluk, 'Bunu toplumsal barış açısından yararlı görüyoruz. Kürt sorunu konusunda bir kilitlenme yaşanıyor. Affın tartışılması bu kilitlenmeyi açabilir' dedi.……

DTP'li Tuncel Öcalan'a af istedi.
6 Eylül 2007

Terör örgütü PKK üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklu bulunduğu sırada milletvekili seçilen DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, “Kürt sorununun çözüm koşullarının yaratılması gerekiyor. Bunun için de önemli bir adım olarak siyasi bir genel af çıkartılması gerekiyor” dedi. Tuncel, kadın gazetesi Kazete’ye yaptığı açıklamada, genel siyasi af talebini dile getirdi.
Tuncel, şunları söyledi:
“Cezaevleri konusunda çalışma yapan bir çok dernek ve kurum var bu kurum ve dernekler cezaevleri sorunlarını birebir takip ediyor. Bu kurumlarla ortak çalışmak ve mevcut koşulların düzeltilmesi için çalışma yürütülebilir. Ancak Türkiye'de siyasi genel bir affa ihtiyaç var. Kürt sorununun çözüm koşullarının yaratılması gerekiyor. Bunun için de önemli bir adım olarak tüm siyasi tutsakların toplumsal yaşama katılmalarını sağlayacak siyasi bir genel af çıkartılması gerekiyor.”
Milliyet


Güneydoğu turuna başlayan eski DEP milletvekilleri Leyla Zana, Orhan Doğan, Selim Sadak ve Hatip Dicle Diyarbakır'da görkemli şekilde karşılandı.

'Genel af istiyoruz'"Güneşin yoldaşı güzel insanlar merhaba" diye halka seslenen Dicle de şunları kaydetti:"Son günlerde güvenlik güçlerinden ve dağdaki gençlerden toprağa düşenleri görmek yüreğimizi parçalıyor. Devlet yetkililerine sesleniyorum. Dağdaki gençleri tekrar halkın arasına getirmek için ne gerekiyorsa o yapılmalı. Bunun için genel af ilan edilmeli. 5 yıldır barış projesi var. Bunun mimarının sayın Öcalan olduğunu herkes biliyor. Sayın Öcalan'ın barış mimarı olmasının koşulları yaratılmalıdır. Hükümete sesleniyorum. Gölge etmeyin, Kürt halkı kendi kültürünü yaşatmayı bilir."

Namık Durukan / Diyarbakır

DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk, Teke Tek'te Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtladı ve çarpıcı açıklamalarda bulundu: ….. Demokratik Toplum Partisi Eşbaşkanı Ahmet Türk, atv'de yayınlanan Teke Tek programında Abdullah Öcalan'ı da kapsayan genel af istedi. Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtlayan Türk, DTP'nin en önemli talebinin kültürel haklar ile birlikte genel af olduğunu vurguladı. Türk, Altaylı'nın "Af talebiniz içinde Öcalan'ın da affedilmesi var mı?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Bir af çıkartıldığı zaman şahıslara göre af çıkmaz. Bunun ismi genel aftır. Bizim
istediğimiz bir genel aftır. Herkesi kapsayan bir genel aftır….“

Görüşme notları Kasım 2006

Kürt sorununun tek başına bir genel afla da çözülmeyeceğine vurgu yapan Öcalan, "Af demokratik çözümün gerçekleşmesini sağlayacak gerekliliklerden sadece biri olabilir" dedi….
(Sayın Öcalan aynı görüşmede, „Kim kimi affedecek“ de demiştir.)
….
Türk hükümeti sınırötesi operasyon için orduya yetki verirken, KCK Yürütme Konseyi ve Kongra Gel Başkanlık Divanı sorunun kalıcı bir şekilde çözümü için deklarasyon yayınladı. 1 Aralık 2007 tarihli deklarasyonda silahların bırakılması için 7 maddelik çözüm önerisi yapıldı.

(Bu deklarasyonun 4. maddesi şöyle) 4- Bir toplumsal uzlaşma projesiyle iki toplumun karşılıklı birbirini affederek barışı ve özgür birliği tesis etmesi amacıyla PKK önderliği dâhil tüm siyasi tutukluların serbest bırakılması, siyasal ve toplumsal yaşama katılımlarının engellenmemesi….“

Dikkat!
KCK gerilla için bir af istemiyor, „İki toplumun karşılıklı birbirini affetmesi“ ve „PKK önderliği dâhil tüm siyasi tutukluların serbest bırakılması“ndan söz ediyor.

Tıkanmayın!
Nefes alın!
Rahatlayın!

Sorum şu: Bizler, siyasi genel af isteyenler onursuz muyuz? Birilerinden bir şeyler mi dileniyoruz? Bu isteğimizle tüm siyasilerin onurunu kıracak bir davranış içine mi giriyoruz?

Yukarıda adı geçen kişiler af isteyerek hiç de onursuzca bir davranışta bulunmadılar. Af çözüm yollarından belki en küçük olanı. Ama sonuçta bir yol. Keçi yolları, cılgalar ana yollara çıkarlar hep. Tıpkı derelerin, çayların nehirlere, nehirlerin denizlere ulaşması gibi bir şey bu.

Hayır, ille de sizleri ikna etmek gibi bir sorunum yoktur. İsteyen bağırır sloganı, bu işin gerçekleşmesi için emeğini, gücünü katar, istemeyen af onursuzluktur der, rahat evinde televizyonunu seyretmeye devam edebilir.

Bizler, bu sloganı yürekten bağıranlar yaşadığımız sürece susmayacağız.

Zindanlar boşalsın! Siyasi genel af!.

Hiç yorum yok: