28 Şubat 2012 Salı

TÜRKİYE TÜRKLERİNSE, KÜRDİSTAN DA KÜRTLERİN!


Dr.İsmet Turanlı
dr_ismetturanli@mynet.com

Hürriyet gazetesinin manşetin de TÜRKİYE TÜRTKLERİNDİR diyor. Lozan da dörde bölünen Kürdistan dada Kürtler yaşıyor. Bu coğrafi yönden bölünmüş görünen Kürtler ilelebet dörde bölük mü yaşasın sorduğum da milliyetçi geçinen Türklerde EVET diyemiyor.
Irak devleti içinde Kürdistan federal devleti yakında otonomisini, devlet yapılanmasını dünyaya duyuracak. Dikta rejimi Suriye devrim niteliğinde demokratik bir adım atarak, şimdiye kadar kimliklerini tanımadıkları,Kürtlere ana dillerinde eğitim yapan okulların açılmasına müsaade etti.İran da isyancı Kürtlerle ateşkeste anlaştı. Bütün bunlar barışa yönelik yaklaşımlar. Türkiye de Kürtler ve Kürdistan de FACTO ayrılmış olmasına rağmen Türkiye de ki siyasiler, medyanın her mevzuda kendilerini söz sahibi zanneden kalemşörleri başlarını kuma sokmuş bir tarzda Kürdistan gerçeklerini görmemezlikten gelmekte israrlı görünüyorlar. Bunu damarlarında ki asil kanın gereği sayıyorlar. Aksini düşünmenin bölücü damgası yiyeceklerinden korkuyorlar. Türkiye’nin Kürdistanın batısında kalan bölümü elbette Türklerindir. Kürdistan da Kürtlerindir. Böyle söylemekle bölücülük yapmıyor bir gerçeği açıklamış olduğumu söylemeye çalışıyorum.
Bugün Anadolu’nun Kürdistan bölgesinde siyaseten CHP ve MHP yoktur. Onların söz hakkı da olmaması da gerekir. AK parti o bölge de oyların % 50 sini aldığını söylese de bu hakikati ifade etmez. Şöyle ki; Ak parti şayet Kürt kökenli adaylar yerine Türklerden aday gösterselerdi aldıkları oyun % 75 ini kaybederdi. Onu da yaptığı hizmetlere borçludur. Yoksa Kürdistan da Kürtler, ümmi kadınlar bile kimliklerine bilinçlenmişler, ana dillerine de sahip çıkmaktalar. Artık o bölge de yaşam itibari ile Türklerden tamamen ayrışmış görülüyor. Konuşulan dil Kürtçe, söylenen türküler Kürtçe, yeme, ,içme Kürt ananesinde, giyim kuşam hakeza. Görünüşte yazılı dilde de Kürtçe harfler kullanılmakta. Acı bir gerçek ise Türklerin asimilasyon politikası sayesin de , Diyarbakır belediye başkanının ifade ettiği gibi, çocuklar aralarında Türkçe konuşuyorlar. Buna rağmen hiç sıkılmadan asimilasyon yapılmamıştır diyen siyasiler var.
Demokrasinin henüz gelişmediği komşu devletler de Kürtlerin kazandıkları özgürlük imkânları, kendisini ileri demokrasi örneği iddiasında ki Türkiye de Kürtler daha yüksek sesle özgürlük haklarınıduyurmaları bölücülükle suçlanamaz. Tarihin seyrini durdurmak artık mümkün değil. Bütün Kürdistan da Kürtlerin olacağı istikametindedir. Bu gerçek öylesine kabul görmüştür ki kimisi federasyondan, kimisi bölgesel özerklikten, bazıları da yerel idarelerin kuvvetlendirilmesi tarzında ifade edilmektedir. Er veya geç Kürtlerin ilelebet dörde bölük yaşayamayacağı, Kürdistan’ın aslına rücu üniter bir devlet şekline geçeceği yakın bir ihtimal dâhilin de görülüyor. Taraflar gerçeği kavradığı takdir de bu yeni yapılanmanın kanlı olmaması gerekir. Artık silahların terkedilip dialogların devreye girmesi kaçınılamaz. Bu gelişmeye silah tacirleri müsaade eder mi? Emperyalist güçler fırsat verir mi ?.Artık tarafların bu tuzaklara düşmeden tarihin normal seyrine müdahale etmemeleri lazım. Gençlerinin katline vicdanların karşı koyması,anaların da, babaların da, yetim çocuklarında gözyaşlarına, sabırlara son verilmelidir.
Köln. 24.02.12


Hiç yorum yok: