9 Mart 2010 Salı

Roj TV, baskılar ve ulusal tavır üzerine


”Ulusal kurtuluş sürecindeki bir halk için muhalefetten çok birlik ve beraberliğe ihtiyaç vardır. Elbette yanlışların eleştirisi de yapıcı bir şekilde yapılmalıdır. Ancak yanlışları eleştirmenin zamanı dış baskı ve saldırıların olduğu dönemler değildir. Bunu bu şekilde yapmak isteyerek ya da istemeyerek karşı tarafın saflarına katılarak saldırıya katılmaktan başka bir anlam taşımıyor. Nitekim ve malesef bu son Belçika devletinin ROJ TV ye yönelik saldıları üzerine bazı Kürtler bunu kınamak yerine ROJ TV yi suçlamaya başlamaları çok ilginç ve düşündürücüdür. ”


Abdulkadir Ulumaskan
ulumaskan@hotmail.de

ROJ TV ye yönelik anti-terör maskesi adı altındaki terörist saldırı ve baskılarla birlikte Kürt cephesinde cılız da olsa belli bir duyarlılığın ortaya çıkması ulusallık adına hem doğru ve hem de sevindiricidir. Kürtler bu tür tepkileri parti ve örgüt gözetmeden daha da geliştirmeleri gerekir. Uluslaşmanın bir belirtisi de temel bazı ulusal konularda tüm farklılık ve çelişkilere rağmen ortak bir reflekslerin ortaya çıkması yurtsever ve ulusal bir tavır olup her Kürt bunu desteklemelidir.

Kürtlerin kendi iç çelişki ve çekişmeleri içerisinde boğulup ulusal hedef ve yollarını kayıp etmesi yerine, bu ulusal yanın yavaş yavaş ortaya çıkıyor olması Kürdistan ulusal kurtuluş ve demokratik mücadelesine önemli bir ivme kazandıracağı kesindir.

Ne kadar beğenmezsek beğenmeyelim ve varsa tüm eksikliklerine rağmen Kürtlerin herhangi bir kurumu hedef alındığında yapılan baskıyı her Kürdün buna tepki duyması ve bu tepkilerini ifade etmesi hem önemli ve hem de gereklidir.

Ulusal kurtuluş sürecindeki bir halk için muhalefetten çok birlik ve beraberliğe ihtiyaç vardır. Elbette yanlışların eleştirisi de yapıcı bir şekilde yapılmalıdır. Ancak yanlışları eleştirmenin zamanı dış baskı ve saldırıların olduğu dönemler değildir. Bunu bu şekilde yapmak isteyerek ya da istemeyerek karşı tarafın saflarına katılarak saldırıya katılmaktan başka bir anlam taşımıyor. Nitekim ve malesef bu son Belçika devletinin ROJ TV ye yönelik saldıları üzerine bazı Kürtler bunu kınamak yerine ROJ TV yi suçlamaya başlamaları çok ilginç ve düşündürücüdür.

Ancak ben bundan çok dikkatleri buna karşı tepki göstererek bunu ifade eden Kürtlere çekmek istedim ve bunun daha önemli bir gelişme olduğununa inaniyorum.
ROJ TV yi suçlamak ya da ona karşı olan baskıları reva görerek buna karşı sesiz
ve tavırsız kalmanın hiç bir Kürt’e yararının olacağını sanmıyorum.

Bazı Kürtler kişi yada kurum olsun, ROJ TV nin dayandığı ideoloji veya politikayı benimsemeyebilir ve eleştirebilirler. Bu ayrı bir şeydir. Ancak bu Kürtlerin ulusal bir kanalıdır ve ulusal anlamda önemli olan da budur. Yol ve yöntemlerinin başkalarına göre doğru olup olmaması ayrı bir konu olup bunlar bu kanalın ulusal olmadığı veya olmiyacağı anlamına gelmez. Onun için ROJ TV olsun ya da başka bir kurumu olsun, onlara yönelik tüm saldırı ve baskılara karşı hepimizin karşı çıkması gerektiği gibi ROJ TV nin de aynı sorumluluğu taşıyıp göstermesi gerekiyor.

Türk devleti ve yandaşlarının iktidar ve mühalefeti ile tüm Kürt kurum ve kuruluşlarına karşı ortak ve haksız saldılarda bulunurken, Kürtler neden bu haksız baskılar karşı ortak ve haklı tavır almasınlar.

Sonuç olarak ; ben yurtsever bir Kürt olarak, tüm Kürtlerin herhangi bir Kürt kurumuna karşı yapılan bir baskıyı kendisine yapılmış gibi sayarak buna karşı durması gerektiğini düşünüyorum. Ve bence bu beraberinde şunları da getirecektir :

1. Bu, bu tavır sahiplerini de güçlendirecek,
2. Genel ulusal hareketin yararına bir gelişme olacak,
3. Kürt düşmanı ve işbirlikçleri için uyarı ve caydırıcı bir unsur olacak,
4. Ve ulusal birliğin de önünü açacaktır.

Hiç yorum yok: