20 Haziran 2010 Pazar

Boş Çuval Dik Durmaz!


Demir Bilgin
Demir.bilgin@yahoo.dk

Yazılarımız biraz aksadı. Yoğunluk ve pratik teorinin önüne geçti. Bazen böyle de oluyor, olsun. Ama, daha önce yazdıklarım doğru çıktı. Kendi kendine ”komplo” yapan Deniz Baykal, yerini Kemal Kılıçdaroğlu’na terketti. Bu, planlı bir geliştir. Bellidir. Bu şu demektir: CHP, Kılıçdaroğlu şahsında, Barış ve Demokrasi Partisi’ne karşı bir ”manevra” yapmak istedi. Bu ”manevra” ile, Kürtlerin yaşadıkları il, ilçe ve beldelerde, sıfıra düşen oyları tekrar kazanmak istedi. İstiyor. Bu plan ve hesap tutar mı, tutmaz. Tutmaz, zira boş çuval dik durmaz!

CHP, başa kim gelirse gelsin, boş bir çuvaldır. CHP, 12 Eylül 1980 faşizmden bu yana hiç bir zaman örgüt olmadı. CHP, 12 Eylül 1980’den beri örgüt değildir. CHP, örgüt değildir! CHP, boş bir çuval misalidir, dik durmaz. CHP, örgüt olmaz!

CHP, Kemal Kılıçdaroğlu şahsında da örgüt olmayacaktır, bu bir.

İkincisi, bir soru: Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP’nin başına kim getirdi? Cevap: Amerika ve İsrail’dir! AKP’yi destekleyen Amerika ve İsrail, AKP’ den umudu keserek, CHP’de yeni Recepler buldu. Kemal Kılıçdaroğlu’nu buldu.

Üç: Yine bir soru: CHP ile AKP arasında siyasal olarak ne fark var?

Cevap: Hiç.

Cevap: Her ikisi de Amerikancıdır.

Cevap: Her ikisi de, Kürt Sorunu’nun çözümüne ilişkin herhangi bir projeleri yok.

Cevap: Her iki parti de, Alevi Sorunu’na yabancıdır.

Cevap: Her iki parti de, Kürt çocuklarına yönelik şiddet ve zulüm poltikasına karşı karşı çıkmıyorlar, karşı çıkmak bir yana destekliyorlar.

Cevap: Her iki parti de, Kürtçe eğitim ve öğrenime karşılar.

Dört: Peki Recep Tayyip bey ile Kemal Kılıçdaroğlu arasında fark yok mu?

Cevap: Elbette vardır. Kemal bey, Kürttür, kızılkbaştır. Ama Türkleşmiş bir bir Kürt ve sunnileşmiş bir kızılbaştır.

Yazınn sonucu; biz, Anadolu halklarına karşı, sermaye partileri bir hilkat garibesi oluşturmuşlar. Amerika ve İsrail ile bir ”Zulüm Cephesi” kurmuşlar. Önce bunun dağıtılması gerekiyor. Bu cephenin dağıtılması için yapılması gerekenler vardır. Başta şudur:

Barış ve Demokrasi Partisi ile Anadolu Halkları Kurtuluş Cephesi’ni oluşturup, bizlere karşı oluşturulan bu hilkat garibesi, ”Zulüm Cephesi”ni bir an önce yıkmak gerekiyor.

Şimdilik yapılması gereken budur.

Nesnel koşullar, Anadolu Halkları Kurtuluş Cephesi’ni oluşturmaya elverişlidir.

Direnen bir Kürt damarımız vardır.

Ne mutlu ki bizlere, Kürdistan dağlarında mücadele var!

Ne mutlu ki bizlere, mücadele Anadolu halkları arasında canlanma ve umut yaratıyor!

Kaynağımız budur.

Önemli olan, bu mücadele kaynağına bakıp, geleceğin özgür bir Anadolu devletinin kurulabileceğin hulyası ve umudu ile yaşamaktır.

Yaşam, hem AKP, hem de CHP gibi sermaye partilerine karşı ”Red Cephesi”ni oluşturmak oluyor.

Yaşam, bizleri bir ”manevra” ile kandırmak isteyen Kemal Kılıçdaroğlu’na hayır demek oluyor.

Sonucun sonucu; CHP, Kemal Kılıçdaroğlu ile de, hâlâ, bir boş çuvaldır!

CHP, boş bir çuvaldır. Boş çuval dik durmaz.

CHP, dik durmaz, duramaz!

Hiç yorum yok: