27 Kasım 2013 Çarşamba

Yeni Anayasa...



 Dr.İsmet Turanlı
Yeni anayasa yapamayanları halk cezalandırmalıdır.
Halkın sağ duyusuna inanmayanlar eninde sonunda kaybederler. Platon (Eflaton)’ da eski Yunan da diyor ki: Halkın sağ duyusu vardır, eğitimli olmasa bile. Onun kararına saygı duyulmalı. Biliyorsunuz CHP liler her kaybettikleri seçimin ardından halkın mantık hatası yaptığını, cahil olduğunu, yahut ta dindar oldukları için dini siyasete alet edenleri desteklemek hatası işlediklerini iddia ederler. Halbu ki halkın sağ duyusunua hitap edemediklerinin farkında değiller. Kendi hatalarını kabulleneceklerine halkı suçlarlar ve bu tavırları ile de Atatürk’e de sarılsalar hiç bir seçimi kazanamayacaklardır. Geriye dönüp baktığımız da Ecevitin bir ara halkın isteklerini dikkate alarak % 41 lik bir zafer kazandığını hiç analiz etmiyorlar. Yahutta 2002 seçimlerinde halkın dört partiyide nasıl meclisten kovduğunu ciddiye almıyorlar. İktidarın doğru yahut yanlış her icraatını karalamaya kalkarlarsa halkın sağ duyusuna hitap etmedikleri için karşı tarafın destekçilerinden oy koparamazlar. Kılıçdaroğlu yahut Bahçeli Erdoğana ‘’Sen katilsin, vatan hainisin, yalancısın’’dedikleri müddetçe Ak parti ye oy verenlerden taraftar kazanmaları mümkün olamaz. Bilakis onların Ak parti taraftarlığını dahada solider hale sokarlar.
Ayni hatayı köşe yazarları ve önde gelen siyasiler yapmaktalar. Mesela Cumhuriyet gazetesi yazarları, yahut Sözcü gazetesi yazarları her icratı karalamakla yanlız kendi kredilerini harcamakla kalmayıp vatandaşı karamsarlığa soktuklarını, sorumluluğunu idrak etmediklerini anlamakta zorluk çekmekteyim. Ayni hatayı Erdoğanın her icraatını doğru göstermeğe çalışan kalemler acaba yarın yapılan hataların neticeleri ortaya çıktığında hiç utanma duygusu duymayacaklar mı? Mesela bugün bir köşe yazarı diyor ki Erdoğanın dayatmacı olduğuna dair bir misal verebilirmisiniz. Ona saldıranlar demokrat olmayanlar, Kemalist , veseyatçi siyasetin esiri olanlardır. El insaf! Düne adar Erdoğanın reform çabalarını gönülden destekleyen bir Hasan Cemal, bir Mehmet Altan, bir Ahmet Altan Kemalist, veseyatçi kimseler mi idi? Gazetelerdeki köşelerinden olan, hatta hapisanede yatan meslektaşlarını bu denli hakarete maruz bırakmaları, Ahmet Kayahadisesinde olduğu gibi ben yoktummu diyecekler.Bırakın o tek taraflı düşünmeyen yazarları politikacılardan şu günlerde vicdanının sesine uyupta beyanatta bulunan Bülent Arınça Erdoğanın yaptıklarını nasıl içinize sindiriyorsunuz. Ayni muameleyi Dengir Fıratiçinde, şimdide İrfan Bal’a da yaptığını, dayatmacı tavrını BDP lilere haksız muamele yaparak onları Zerdüştlükle, onları teröristlikle suçlamamış mı idi?..
Gençliğimde en çok okuduğum gazete Vatan gazetesi idi. Ahmet Emin Yalmanın yazılarını eğriye eğri, doğruya doğru manşeti altında yayınladığı için Atatürk’ünde ‘Mendersi’nde şimdi ayni tarzda Erdoğanın yaptığı muameleyi külliyen kınıyorum. Benim kanaatıme göre legaliteden çok ETİK davrananlar haklıdır. Çünkü onlar konjonktüre bakmazlar, ikbale ehemmiyet vermezler, iktidarı omnipotent görenler ETİKten yana olamazlar.
Almanya’nın kuzeyinde İnsel Sylt diye bir ada vardır. Orada son seçimlerde halk partilerin korruptionlarından bıktıkları için 12 kişilik il meclisine üç partiden birer, 9 da serbest adaylardan seçtiler. Yeni idare eski idarenin yapmış olduğu bütün anlaşmaları iptal ettiler. Keşki bizdede halk 2002 de olduğu gibi mecliste mevcut olan partileri cezalandırsa, meclisten kovsa bağımsız adayları meclise gönderse. % 50 nisbetindede kadın adayları seçseler. O zaman Türkiye çağ atlamış olur.
Dersane mevzuun dada benim iki anım var. Bir kaç sene önce, dayızademin anlattığına göre kendisi ortaokulda matematikten nefret ederken ve ikmale kalırken, benim ona tatilde kendisine matematiği nasıl sevdirdiğimi, ondan sonra pek iyi aldığını anlattı. Ayni başarıyıda fransızca hocamın kız kardeşine, ricası üzre matematik dersi vermiştim. Oda hem ikmale kalmamış, hemde ondan sonra hep pek iyi aldığını söylemişti. Şayet resmi okullarda hocalar kifayetsizse onu problem yapmalı. Dersanelerin ticari kazanç müessesi olmasına bende karşıyım. Orta okulda iken fransızca dersine cimnastik hocası gelirdi, pek faydalı olamazdı. Komşumuz olan fransızca hocasından ben haftada iki gün ders almıştım ve fransız dili gramerini öylece kavramıştım. Londra da üç ayrı lisan okuluna devam ettim. Onlardan sadece birindeki hocadan ne öğrendi isem o oldu. Demek ki problem dersanelerde değil, resmi okullardaki hocalarda. Onların iyi yetişmesi gerekiyor.
Erdoğanın tütünü yasaklamasının en mühim icraatlarından biri olmuştur. Hiç kimse ondan bahsetmiyor. Demiryollarındaki icraatındanda. Fakat İstanbul kanal projesi ilim adamlarınca yanlış bir projedir. Onun yerine alternatif proje karadenizden Marmaraya pipeline döşenmesidir. Hem ucuz, hem çabuk, zararsız olur. Bizim muhalefet hakaretten vaz geçip alternatif öneriler getirseler seçimide kazanırlar, vatandaşıda lüzumsuz yere karamsarlığa sokmazlar. Halk onları bir daha meclise sokmamalı. Anayasayı beceremeyenlerin yeniden meclise girme hakları yoktur.
Çözüm sürecinde de başarı elde edilirse Costa Rica da olduğu gibi orduyu lağvedip sağlığa ve eğitime gereken yatırımlar yapılırsa Türkiye çağ atlamış olur. İnsanlar mutluluğa kavuşur.
Antalya,  27.11.13 

Hiç yorum yok: